Karbon salınımı hedefleri ile elektrikli araç şarj sektöründeki zorluklar arasında dikkat çekici bir bağ söz konusu. Öncelikle karbon salınımı için önemli bir geri sayım var. Hedeflere ulaşmak için elektrikli araçlar önem taşıyor. Bu yüzden elektrikli araç şarj sayısı ve altyapı yatırımlarını artırmak öncelikli bir hedef. Ancak talebi karşılamak ve ölçeklendirmek için, EV şarj ekosisteminin bazı zorluklara göğüs germesi gerekecek.
Bu yeni pazarın hızla büyümesini sağlayacak çözümler bulmak demek; araç sahiplerinin beklentilerini karşılamak, yeni ortaklıklar ve iş modelleri kurmak ve şebekede kesinti yaratmadan şarjı ölçeklendirmek anlamına geliyor. Bu zorlukların endüstriyi nasıl etkilediğine bir bakış atalım.
Hızlı Büyüme
Şarj endüstrisi, teşviklerin yanı sıra TOGG gibi otomotiv markalarının girişimiyle tetiklenen bir logaritmik büyüme döneminde. EV şarj yatırımı yapan şirketler, ağ büyümesi talepleri için hızlı bir şekilde ölçeklenebilen OCPI temelli bir arka uç yazılım platformuna ihtiyaç duyuyorlar. Çünkü artan şarj cihazı türleri, sürücüler, araçlar, işlemler, dolaşım ara yüzleri ve diğer gelişmeler nedeniyle bir kaos ihtimali var.
Bu ekosistemin katılımcıları arasında bir dizi farklı ihtiyaca sahip geniş bir paydaş grubu bulunmakta, bunlar şarj noktası işletmecileri (CPO’lar), filo işletmecileri, ticari, endüstriyel ve çoklu hane sahipleri, EV şarj ağı işletmecileri ile işbirliği yapan EV şarj ana bilgisayarları, ve eMobility hizmet sağlayıcıları (EMSP’ler) olarak sıralanabilir.
Araç şarj sektöründeki zorluklar artan işletmeci sayısı, şarj ekipmanları, şarj yazılımları ile paralel artıyor. Bu çeşitliliği yönetmek için yukarıda belirttiğimiz üzere donanım bağımsız ve OCPI temelli bir platform gerekiyor.
Sürücü Beklentilerini Karşılama: Sorunsuz Bir Şarj Deneyimi
İçten yanmalı motor yakıt dolumu kadar kolay bir şarj deneyimi sunmak, hala bir zorluk. Örneğin fiziksel olarak hasar görmüş bir şarj cihazını onarmak için ivedi saha ekipleri gerekiyor. Şarj cihazları ayrıca yazılım kaynaklı nedenlerden dolayı hatalar verebiliyor. Bu durumda, işletmecilerin uzaktan erişim hizmetleri büyük önem taşıyor. Örneğin electr-INN alt yapısı ile şarj cihazlarına uzaktan erişerek birçok aksiliğin önüne geçebilirsiniz. Daha da iyisi, bu görevleri otomasyon aracılığıyla yerine getiren “kendini iyileştirme” hizmetleri üzerinde de çalışıyoruz.
Sürücü deneyiminin diğer yarısı şarj için ödeme yapmakla ilgilidir. Kulağa basit gelmekle beraber arka planda büyük bir çalışma gerekmektedir. EV sürücülerine fatura kesme ve ortaklarla mutabakat yapma, EV şarj işletmeciliğinin en karmaşık yönlerinden ikisidir. Farklı kullanım yöntemleri ve iş modellerinin çeşitliliğiyle EV şarj değer zincirindeki farklı oyuncuların etkilenmesi mümkündür…
Araç şarj sektöründeki zorluklar ve sektörel diğer konuları gelecek blog içeriklerimizde işlemeye devam edeceğiz.